Devam Et

Zengin bi adam bi gün paraya kıymış ve çok fiyakalı bi ferrari almış. Tabi ilk heyecanla bi tur atayım demiş. Neyse.. yolda giderken trafik lambalarına gelmiş ve kırmızı ışık yanınca durmuş… Tam bu sırada arkadan süratle gelen bi kamyon gümmm diye arkadan geçirmiş.. bizimki tabi bi sinirle çıkmış arabadan gitmiş kamyonun şöförünün yanına.. kamyonun şöförü başlamış yalvarmaya.. abi 5 çocuk babasıyım da acı bana başka gelirim yok ben ettim sen etme.. falan filan… sonunda bizimki acımış kamyoncuya tamam demiş napalım olan oldu.. ve affetmiş…neyse… yollarına devam etmişler.. bi sonraki ışıkta bizimki yine durmuş kırmızıda.. ve arkadan yine bi ses.. güüümmmmm.. adam yine bi sinirle çıkmış arabadan.. arkadan da kamyoncu çıkarmış kafayı: “abi tamam devam et benim!”

Tutarsın

Doğu illerindeki bir ağanın en büyük zevki, kar üzerine çişiyle imzasını atmakmış. Bu nedenle kar yağmaya başladığı andan itibaren köyde hayvanlar dahil hiç kimse sokağa çıkamazmış. Kar biraz kalınlaşınca, ağa sırtına kürkünü giyer ve köy meydanına gelirmiş. Yanında da en yakın yardımcısı Haso. Ağa sırtını köye doğru döner sonra sorarmış:
“Ula Hasso, ahali bakiy mi?”
Hasso cevap verirmiş:
“Evet ağam, hepisi de bir olmuş, pencerelerden bakir.”
Ağa çişiyle karin üzerine imzasını atarmış “Abdullah Cizrelioğlu”, sonra da bir nokta koyarmış ve sorarmış:
“Hala bakirler mi?”
“He ağam, hem bakirler hem de çılgın gibim alkışlirler.” Her sene ayni tören sürermiş.
Aradan 7 yıl geçmiş. Ağa yine kar tuttuktan sonra çıkmış köy meydanına.
Sormuş Hasso’ya:
“Ahali bakir mi?”
“He ağam bakirler, köpekler, kediler bile camdadır.”
Ağa adini yazmaya başlamış
“Abdullah” diye. “Cizreli” demiş ki, kalakalmış, çünkü yaş gereği prostat. Halka rezil olmak var.
Alçak sesle Hasso’ya sormuş:
“Bakirler mi?
“He ağam bakirler de, sen ne diye durdun öğle?”
Ağa çaresiz
“Ula gel yanıma, arkanı don ahaliye, tamamla sunu” diye emretmiş.
Hasso bir an durmuş, sonra çişini yapmaya hazırlanmış ve ağanın kulağına eğilmiş:
“Ağam” demiş, “Kırk yıldır kafama vurdun salak dedin, sırtıma vurdun aptal dedin. He bu kulun okumayı yazmayı sökemedi ki, ucunu tut da yazının devamını sen yaz.”
Kıssadan hisse alınacak ders:
“Işini gördüreceğin adamın eğitimini sakin ihmal etme yoksa …… tutarsın”. :D

Iyimser
Adam, çok iyimsermiş… En kötü haberi bile verseniz:
– Daha kötüsü olabilirdi, diye hem kendisini hem etrafını teselli edermiş…
Arkadaşları merak etmişler, “Çok çok kötü bir haber verelim, bakalım aynı şeyi söyleyebilecek mi” diye…
Bir oyun oynamaya karar vermişler ve kötü haberi şöyle anlatmışlar:
– Yahu duydun mu, bizim Murtaza dün akşam iş gezisinden eve döndüğünde karısını yatakta başka bir adamla yakalamış ve
tabancayı çekip ikisini de öldürmüş…
Iyimser adam her zamanki tavrıyla:
– Daha da kötüsü olabilirdi, demiş…
– Yahu daha da kötüsü ne olabilirdi ki?…
– Öyle demeyin… Bir gece önce gelse ben ölmüştüm…

uçak

Uçak dünyanın en kalabalık hava meydanlarından biri olan Londra Heathrow’a yaklaşırken hoparlörlerden pilotun sesi duyuldu:

“Sayın yolcular, biraz sonra Londra’ya inmiş olacağız. Londra’da hava hafif yağmurlu ve sıcaklık….. ………… ……. ……..”aman tanrım………”

diye korkunç bir feryat duyuldu ve yolculara bir asırmış gibi gelen uç beş saniye boyunca hiçbir ses çıkmadı. Biraz sonra pilot tekrar konuşmaya başladı:

“Sayın yolcular demin sizleri çok korkuttuğum için özür dilemek istiyorum. Ama hostes yanlışlıkla üstüme koca bir fincan sıcak kahve döktü. Canım çok yandı. Hele pantolonumun önünü bir görseniz…”

Bu sırada arkadan bir yolcu bağırdı “hele sen bizim pantolonların arkasını bir görsen”…

Papağan

Kadın evine bir papağan almak ister ve dükkana gider ama o kadar pahalıdır ki alamaz.. Orada kendi halinde tek başına kafasını önüne eğmiş papağanı göstererek bu kaç lira? diye sorar….

O ucuzdur 10.000.000 TL, ama onu size satamam çünkü o randevu evinden çıkma bi papağandır ağzı bozuktur der…

Kadın ne olacak canım der ve papağanı alır eve götürür, asar ve üzerindeki örtüyü çıkarır çıkarmaz papağan; Hmmmmmm yeni ev, yeni mama…..yaşasın?

Kadın amaaaan der bu kadar ağzının bozuk olmasının bi önemi yok.

Aradan bir iki saat geçer evin kızları okuldan gelmiştir salona geçerler papağan; Hmmmmmm yeni ev, yeni mama, yeni ve taze sermayeler…. yaşasın?

Kadın biraz bozulur ama ucuza papağan aldığı için fazla da önemsemez. Bir iki saat daha geçer, evin erkek çocukları işten gelmiştir ve salona geçerler papağan? Hmmmmmmm yeni ev, yeni mama, yeni ve taze sermayeler ve genç müşteriler……yaşasın?

Kadın çocuklarına aldığı bu papağanı nasıl ve ne kadar ucuza aldığını anlatırken kapı çalar eve kadının kocası gelmiştir.
Salona geçerler hep birlikte…….

Papağan çevresine şöyle bir bakındıktan sonra; Hmmmmmmmm yeni ev, yeni mama, yeni ve taze sermayeler, genç müşteriler ve…
oooooo MEHMET ABI NABER???

Adam ile Köpeği

Adamın birinin çok akıllı bir köpeği varmış. Köpek konuşamıyormuş ama çok zekiymiş. Bir kere havlayınca evet, iki kere havlayınca hayır anlamına geldiği için sahibi onunla çok iyi anlaşıyormuş.
Bir iş seyahatinde iken adam eve telefon etmiş. Telefona köpeği çıkmış.

Adam: Alo, Joni karım evde mi?
Joni: Haww
Adam: Salonda mı?
Joni:Haww, haww
Adam: Mutfakta mı?
Joni: Haww, Haww
Adam: Aa, Nerde bu? Yatak odasında mı?
Joni: Haww
Adam: Saçını mı tarıyor?
Joni: Haww Haww
Adam: Makyaj mı Yapıyor?
Joni: Haww haww
Adam: Yatağın üstünde mi?
Joni: Hawww!
Adam: Çıplak mı??
Joni: Haww! Adam durumu anlayarak…. “Bugün eve bir adam geldi mi??!”
Joni: Haww
Adam: Ne zamandan beri orada?
Joni: Haaooowwwuuuu…..
Adam: heyecanlanarak…
“Peki ne yapıyorlarrr??!!”
Joni: HEEHHEEEHH HHEHHEEHHH :D :D