Padişah Fıkrası
Padişahın biri,
– Bana yalan söyleyebilene bir küp dolusu altın vereceğim!
demiş. Yalancılar, hemen saraya koşuşturup başlamışlar yalana;
– Bir kuş, aslanı kapıp yuvasına götürdü.
– Bunun neresi yalan?.. Kuş kartaldır, Arslan da kuzu kadar minik bir yavru. Kaptı mı götürür tabii!..
…- Komşu ülkede bir eşeği kral yaptılar!..
– Ülkenin kralı, pencereden bakınırken tacını düşürmüş. Taç da pencerenin altındaki eşeğin başına geçmiş. Taç kimin kafasındaysa, kral odur tabii!..
– Padişahım, ben gökyüzüne bir ok attım. Altı ay sonra geri döndü!
– Senin ok bir ağacın üstüne düşmüştür. Ağaç, sonbaharda yapraklarını dökünce, takılacak yer bulamayıp yere inmiştir.
Böylece padişah, her yalana gerçek bir bahane bulmuş ve kimse padişaha bu yalandır dedirtememiş. Ama bir gün bir Kayserili gelmiş;
– Padişahım, sen benim babamdan borç olarak bir küp dolusu altın almıştın. Şimdi geri almaya geldim. Yalandır dersen ödülümü ver. Yalan değil dersen borcunu öde!
Bu haber 23 Haziran 2012 tarihinde admin tarafından Fıkralar kategorisi altına yazılmış. ve 3 Yorum yapılmış
Kimler Neler Demiş?
3 Yorum - "Padişah Fıkrası"
Hakkatten ha nerde reklam var kizim senin gozlermi bozuk ben bir reklam gormedim yada tabletten gozukmuyo nese aman bu padişah sakasi iimis bide ben size dim ogretmen hep ayni parmaklari goruyorum demis cocuk orta parmagini kaldirmis hoca dersten atmis za xd:-)
Nefise hangi reklam yaa xD
bu nasıl reklam anlamsız bir reklam sadece araba tanıtılmış